okunmamış kitapların silüetinde
serinlemeyen avuçiçi düşünceler
gözler sigara kızarığı, kırpmaksızın
yerleştirilmiş elime kumdan kaleler
kadehler boyu şarap fırtınası
beklenen felç gelimi
uzun planda mevsim ölümü
bebek yokuşu
ellerim ceplerimde kalın bir kış gecesinde.
20180611
20171101
sönüş
şımarık nefesin gözleri yakması
hatırlatır tek sigaralık hatrını
değişmemiş suratı, tek farkı
yabancı yüzünde bitik bakışı
hangi gün olacak et yığını
bilinmezdi, zaman sert aktı
20170901
sulamak vakti
sulamak vakti geldi yolun
kavuşmanın yarım heyecanı
evvelden tahammülsüzlük özlemi
sanırsın bir deprem yarığı
zihnim zehirli sarmaşık
ben çıngıraklı harfleri avuçlarken
bir adım ileri
beş adım gözyaşı
kavuşmanın yarım heyecanı
evvelden tahammülsüzlük özlemi
sanırsın bir deprem yarığı
zihnim zehirli sarmaşık
ben çıngıraklı harfleri avuçlarken
bir adım ileri
beş adım gözyaşı
20170831
baş ağrısı (devam)
kasırgalar söz almış derelerde
yorgun düşmüş güneş
sonbahar süpürmüş
uzun ağıtlarını köpeklerin
soğuk bir elin istilasında
gözleri kırmızı bir çay bardağı
dudaklarında intihar şarkısı
yorgun düşmüş güneş
sonbahar süpürmüş
uzun ağıtlarını köpeklerin
soğuk bir elin istilasında
gözleri kırmızı bir çay bardağı
dudaklarında intihar şarkısı
20160326
mobius şeridi
eczalara eksik gelen donuk surat
bırakır arafta yorgun gölgemi
uzatamam öteye soğuğa inat
kalır yanimda kadavra bedeni
bırakır arafta yorgun gölgemi
uzatamam öteye soğuğa inat
kalır yanimda kadavra bedeni
aklım tersine duruyor kanımın
başlasın bu felç koalisyon bitimi
gülecek ümidi peyker hanımın
göz kırpıyor satie'nin gnossienne'ni
başlasın bu felç koalisyon bitimi
gülecek ümidi peyker hanımın
göz kırpıyor satie'nin gnossienne'ni
20160304
20160301
ferman
evlere yağmur geceden düşmüş
eylülün bir günü boğaziçinde
taştan bir bank ve koca koca ağaçlar
ant içmişler şahitlik etmeye
eylülün bir günü boğaziçinde
taştan bir bank ve koca koca ağaçlar
ant içmişler şahitlik etmeye
hükmedilemeyen ürkek gözler
zaman durdukca durmuş
akrep, yelkovanın ihanetinde
kara kediler kuytu köşelere pusmuş
zaman durdukca durmuş
akrep, yelkovanın ihanetinde
kara kediler kuytu köşelere pusmuş
ve işte o an haykırsa
bütün köpekler havlayacak
adımın harfleri birer birer
sonbahar yapraklarına yazılacak
bütün köpekler havlayacak
adımın harfleri birer birer
sonbahar yapraklarına yazılacak
20160226
fisyon
dudaklarımı bastırıyordu soğuk
vedasız kalmak isteyen
ihanet etmesin gözlerim
biliyordum kusarsa zehir akacak
parçalara ayrılmıştı o
ürkmüştü karanlık dahi
gücü yetmezdi Zeus'un bile toplamaya
20160115
yirmi bir gram
unutulmuş gözlüklerimi
yastığa değer değmez başım
epey yorgun geçmiş meğer
ince ince sızlanan ayaklarım
yastığa değer değmez başım
epey yorgun geçmiş meğer
ince ince sızlanan ayaklarım
sarı saçlı arnavut güzeli
derken uyuyakalmışım
gözlüklerimdeki lekedir keder
neredeler şimdi beyaz tavşanlarım
derken uyuyakalmışım
gözlüklerimdeki lekedir keder
neredeler şimdi beyaz tavşanlarım
20160105
20160103
rum çıkmazı no:5
sana jilet yiyen kız'ı versem
anlar mısın?
yoksa durur musun yine
pencere kenarında
paralı askerlerini beklerken
solmuş dudaklarınla?
anlar mısın?
yoksa durur musun yine
pencere kenarında
paralı askerlerini beklerken
solmuş dudaklarınla?
bilmem hatırlar mısın
emirganı, yıldızı
düşürmüştün hani
çürümüş nefes kokan boynuna
emirganı, yıldızı
düşürmüştün hani
çürümüş nefes kokan boynuna
sardığın o atkını
20151230
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)